Vergi denetiminde tasarı rahatsızlığı
May 30, 2010 Leave a comment
Büyük ve küçük işletmeler aynı risk analizine dahil edilecek. Bu da sağlıklı analizi ortadan kaldırıyor
Meclise sevk edilen ve Gelir İdaresi ile vergi denetiminin yeniden yapılandırılmasını da öngören Kanun Tasarısı, Maliye Bakanlığı bünyesinde görev yapan bazı denetim birimlerinde rahatsızlık yarattı.
AA’ya konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan denetim birimleri, düzenlemenin vergi denetiminin etkinlik ve verimliliğini artırmaya katkıda bulunmayacağını, aksine vergi denetiminde yeni sorunların doğmasına yol açacağını ileri sürüyor.
Taslak hazırlanırken, denetim birimlerinden görüş alınmadığı belirtilirken, tasarının hızlı bir şekilde Meclise sunulması nedeniyle de ciddi bir hazırlık aşamasından geçilmediği savunuluyor.
Denetim birimlerinin tasarıyla ilgili değerlendirmeleri şöyle sıralanıyor:
ŞEKİL YÖNÜNDEN ELEŞTİRİLER
-Tasarıda kanun yapma tekniğine uygun davranılmamış. Getirilen düzenlemeler tüzük, yönetmelik, yönerge ya da genelgelerle gerçekleştirilebilirdi.
-Tasarıda idari hukuku ilkelerine ve idari hiyerarşiye aykırı düzenlemeler yer alıyor. Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu oluşturulurken, doğrudan Maliye Bakanlığına bağlı olan Kurul Başkanları, Gelir İdaresi Daire Başkanlarıyla aynı statüdeymiş gibi gösteriliyor.
ESAS YÖNÜNDEN ELEŞTİRİLER
-Getirilen düzenlemeler, vergi denetiminin etkinlik ve verimliliğini artırmaya katkıda bulunmayacak. Aksine vergi denetimlerinde yeni sorunların doğmasına yol açacak. Vergi incelemelerinin süresini uzatacak, vergi idaresi ve denetimin kapasitesini zorlayacak, koordinasyon yerine yeni bürokratik işlemler yaratacak.
-Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu, kendisine atfedilen fonksiyonların uygulamasında sorunlara neden olacak, birimler arasında çatışmaları artıracak.
-Tasarıdaki pek çok hüküm Vergi Usul Kanunu ile çelişiyor.
MADDELER ÜZERİNDEKİ ELEŞTİRİLER
-Tasarıda vergi incelemeleri için ”tam” ve ”sınırlı” tanımlamaları yapılıyor. Söz konusu kavramlar bilimsel nitelikli ayrıma dayanmıyor. Olası diğer vergi inceleme türleri dikkate alındığında kısıtlayıcı ve sınırlayıcı bir nitelik taşıyor. Örneğin mükelleflerin hesap ve kayıtlarının usul hükümlerine uygunluğunu denetleme amacıyla yapılan incelemeler ya da KDV, ÖTV, muhtasar gibi aylık verilen beyannamelerin incelenmesi, taslaktaki tanımlara girmediğinden bu tür incelemelerin yapılması olanaksız hale gelebilecek.
Düzenliye: By_Karizma